Kiyosaki, En Büyük Mali Krizi Atlattığına Dair Stratejilerini Açıkladı

Kiyosaki, neden gümüş paraları, özellikle ABD Gümüş Kartalı’nı, nakit tutmaya tercih ettiğini daha detaylı açıkladı. Mali bir kriz durumunda, bir ons gümüş paraların bir para biçimi olarak kullanılabileceğini, bu nedenle sahip olunması gereken değerli bir varlık olduğunu ifade etti. Gümüş, somut bir kaynak olduğu için, geleneksel para sistemleri baskı altındayken güvenilir bir değer deposu olarak hizmet edebilir. Bu nedenle, Kiyosaki, kısa vadeli temel harcamalar için nakit ve gümüş kombinasyonuna sahip olmayı savunuyor.

Gümüşün ötesinde, Kiyosaki Bitcoin (BTC) sahibi olmanın önemine de dikkat çekti. Ekonomik istikrarsızlıkla yüzleşirken avantaj sağlamak için Bitcoin'i sürekli önerdi. Uzun vadede, Bitcoin’in bireylerin finansal dünyada öne çıkmalarına yardımcı olabileceğine inanıyor. Kiyosaki’ye göre, iki aylık yaşam giderlerini karşılayacak kadar nakit ve gümüş biriktirdikten sonra, potansiyel kazançları maksimize etmek için daha fazla Bitcoin yatırımı yapmanın akıllıca olacağını belirtti.

Kiyosaki, Bitcoin’in gelecekteki değeri hakkında cesur tahminlerde bulundu. Daha önce, Bitcoin’in 2025 yılına kadar 500,000 dolara, hatta 2030 yılında 1 milyon dolara ulaşacağını öngörmüştü. Bitcoin’e dair iyimser görüşü, yapay zekanın (AI) finansal dünyayı önemli ölçüde sarsacağına ve paranın küresel ölçekte işleyişinde büyük değişiklikler yaratacağına inanmasına dayanıyor. Bu teknolojik değişim, Kiyosaki’ye göre, Bitcoin gibi kripto paraların değerini yeni zirvelere taşıyacaktır.

Gümüş ve Bitcoin’in önemini vurgulamanın yanı sıra, Kiyosaki, dünyanın en tanınmış yatırımcılarından biri olan Berkshire Hathaway CEO'su Warren Buffett'ın önemli bir adım attığını da belirtti. Kiyosaki, Buffett’ın son zamanlarda Apple (NASDAQ: AAPL) hissesinin büyük bir kısmını sattığını ve önemli bir miktar parayı nakde çevirdiğini vurguladı. Bu kararı, en iyi yatırımcıların bile borsa konusunda temkinli hale geldiğinin bir işareti olarak değerlendirdi.

2024 yılının ikinci çeyreğinde, Buffett'ın şirketi 389 milyon adet Apple hissesini sattı; bu, bir önceki yılın aynı dönemindeki hisse sahipliği ile çelişkili bir durum. Bu büyük satışa rağmen, Apple hissesi hâlâ Berkshire Hathaway'in portföyünün yaklaşık %30'unu oluşturarak, Buffett’ın pozisyonunu azaltmış olmasına rağmen teknoloji devinden tamamen çıkmadığını gösteriyor. Kiyosaki, Buffett'ın bu hareketini, gelen mali fırtınada geleneksel güçlü hisselerin bile savunmasız olabileceğinin kanıtı olarak görüyor.

Kiyosaki’nin borsa konusunda dikkatli olma tavsiyesi, yaklaşan bir çöküşe dair uzun zamandır verdiği uyarılarla örtüşüyor. Tarihin en büyük borsa çöküşünün çoktan başladığına dair endişelerini defalarca dile getirdi ve bunun yakın gelecekte daha da kötüleşmesini bekliyor. Bu hisse senetlerine dair karamsar bakış açısı, James Rickards’ın piyasa duraklaması tanımıyla örtüşüyor; bu tanımda, piyasalar uzun bir süre boyunca zorlanabilir ve geleneksel yatırımlar beklenenden daha düşük performans sergileyebilir.

Kiyosaki’nin tahminleri kötü görünebilirken, benzer uyarıları on yıldan fazla bir süredir yapıyor. 2011 yılından itibaren, Kiyosaki mali felaketler konusunda uyarılarda bulundu ve eleştirmenleri sıkça bu karamsar tahminlerin henüz tamamen gerçekleşmediğini vurguluyor. Ancak, artan enflasyon, jeopolitik gerilimler ve teknolojik değişimler, mevcut ekonomik manzarada onun önerilerine yeniden dikkat çekilmesine neden oldu.

Kiyosaki’nin tahminleri doğru çıksın ya da çıkmasın, tavsiyeleri potansiyel risklere karşı bir koruma sunuyor. Bireyleri gümüş ve Bitcoin gibi somut varlıklara odaklanmaya teşvik ederek, yeterli nakit tutarak Kiyosaki, insanların finansal geleceğin belirsizliklerine karşı kendilerini daha iyi koruyabileceklerine inanıyor. Mesajı net: kriz gelmeden önce şimdi hazırlanın.